Osmanlı’da Aleviliğe 600 yıl yön veren Dergahlar kapatılmıştı. Ocak Pirleri, Dedeleri sürgün edilmişlerdi. Zamanında Hacı Bektaşi Veli Dergâhı kapısına da cami yapılmıştı. Antalya’da Abdal Musa Dergâhı ve Kırıkkale’de Hasan Dede Dergâhına, Edirne’de, İstanbul’da, Orta Anadolu’da pek çok yerlere camiler yapıldı.
Daha o zamanlardan başlayarak bu Dergâhlar devlet eliyle cemaat ve tarikatların eline verilmişti. Vakıf ve mal varlıkları ele geçirilmişti. Özellikle Nakşibendi tarikatları eline verilmişti buralar. Günümüzde ise Diyanet ve çevreleri hala demagoji yapıp: “Alevilerin ibadet hanesi camilerdir, bakın red ve inkâr edilmez tarihi camiler Alevi ulularının kapısında bile vardır, Cemevleri ibadet hane değildir” diyecek kadar yalan söylemektedirler.
II. Abdülhamit’in Kızılbaşları, “inançları düzeltilecek olanlar” olarak gören “Tashih-i İtikat” siyaseti cumhuriyet uygulamalarıyla Diyanet eliyle sürdürülmüş, cemaat ve tarikatlar, bilinçli olarak Alevi halkın köylerine, kasabalarına onların içine gönderilmişti.
Dersim’de de, II. Abdulhamit’in bu Kızılbaş politikası, yani Alevi köylerine cami yaptırma uygulaması 12 Eylül’de Kenan Evren tarafından hayata geçirildi.
Kenan Evren, tıpkı II. Abdülhamit gibi Alevi köylerine cami yaptı. Dersim’de en ücra köşedeki köylere camiler yapmaya kalktı. Bu camilere, Diyanet eliyle imamlar atadı. Ama bu imamlar hiç bir zaman o köylere gitmedi, Dersim’de İl ve ilçe merkezlerindeki camilerde oturdukları yerden maaş almaya hala devam etmektedirler. Bunların sayıları yüze yakın olduğu bilinmektedir.
Kenan Evren’de, Dersim Alevi inancına saldırılar başlattı. Sıkıyönetim uygulamalarıyla bu baskıları vali Kenan Güven eliyle yapıyordu. Kenan Güven, halka ve Alevi inançlarına baskılar uyguladı. Dedelerin, Pirlerin ve devlet dairelerinde çalışanların, öğretmenlerin bıyıklarını bile kestirdi.
12 Eylül uygulamaları 1937-38 kırım katliam politikalarıydı. Dışarıdan imam atmalarıyla onları halkın içine halkın arasına katarak asimilasyon başlattılar. Alevi inançlarını “Tahsih-i Itikat” etmeye başlamışlardı. Vali Kenan Güven, Dersim’de 5000 yoksul çocuğu köylerde zorla toplamış, batıda yatılı okutacağız diyerek İmam Hatiplere, Kuran kurslarına göndermişti. Bu gün bu çocukların pek çoğu Cemevlerine musallat olmuş durumdalar.
Dersim’de o politikalar bugün cemaat ve tarikatlarca yürütülmek istenilmektedir. Günümüz siyasal iktidarı AKP ve Diyanet, o tarikatları, cemaatleri Dersim’de halkın arasına katmaya başlamıştır.
Cemaat- tarikat uygulamalarını Diyanet ve çevreleri, bin yıllık Alevi geçmişi ve inancı olan Dersim’de; Ocakları, Ocakzadeleri ve cemevlerini hedef alarak yapıyor.